
SGK Primlerinin Asgari Ücretten Yatırılması: İşverenin Yükümlülüğü ve İşçinin Hukuki Hakları
İş hayatında sıklıkla karşılaşılan uygulamalardan biri, işçilerin fiilen daha yüksek ücretle çalışmasına rağmen, SGK'ya asgari ücret üzerinden bildirilmesidir. Bu uygulama hem Sosyal Güvenlik Hukuku açısından hukuka aykırıdır hem de işçi açısından uzun vadede telafisi güç hak kayıplarına yol açmaktadır. Bu yazıda, SGK primlerinin eksik bildirilmesinin hukuki sonucu, işçinin hangi yollarla hakkını arayabileceği ve bu durumun iş hukuku yargılamasındaki yeri profesyonel bir bakışla ele alınacaktır.
1. Sigortanın Gerçek Ücret Üzerinden Bildirilmesi Zorunludur
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu (5510 s. Kanun) uyarınca, işveren işçinin gerçek ücreti üzerinden prim bildiriminde bulunmakla yükümlüdür. Fiilen daha yüksek maaş alan işçinin SGK'ya yalnızca asgari ücretle bildirilmesi, hem hileli bildirime yol açar hem de kamu zararı oluşturur. Bu durum, işverenin kanundan doğan sorumluluklarını yerine getirmediğinin açık göstergesidir.
2. Eksik Prim Bildiriminin İşçi Bakımından Sonuçları
SGK primlerinin gerçeğe aykırı biçimde asgari ücret üzerinden yatırılması, işçinin:
- Emeklilik maaşının daha düşük hesaplanmasına,
- Kıdem ve ihbar tazminatı hesabında eksik hesap yapılmasına,
- Geçici iş göremezlik, hastalık ve analık ödeneklerinin az hesaplanmasına yol açar.
Bunun yanında iş kazası ya da meslek hastalığı gibi durumlarda da işçinin SGK’dan alabileceği yardımların tespiti eksik yapılabilir. Dolayısıyla bu uygulama, sadece bir muhasebe ya da bordro usulsüzlüğü olmayıp, doğrudan doğruya işçi hakkının ihlalidir.
3. İŞ Sözleşmesinin Haklı Nedenle Feshi Hakkı
4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/II-e maddesi gereğince, işverenin yükümlülüklerini yerine getirmemesi, işçiye iş akdini derhal ve tazminat haklarını kaybetmeden feshetme hakkı verir. SGK primlerinin eksik yatırılması, bu yükümlülüğün ihlali niteliğindedir. Dolayısıyla işçi, durumu öğrendiği andan itibaren iş akdini haklı nedenle feshederek kıdem tazminatını talep edebilir.
4. Hizmet Tespit Davası ve Hukuki Sonuçlar
SGK primlerinin gerçek ücret üzerinden yatırılmadığını fark eden işçi, çalışmanın gerçek koşullarını tespit ettirmek adına çalışmanın sona ermesinden itibaren 5 yıl içinde hizmet tespit davası açabilir. Bu dava ile mahkeme, işçinin fiilen aldığı ücretin tespitine karar verebilir ve SGK kayıtlarının bu doğrultuda düzenlenmesini sağlar.
5. SGK'ya Şikayet Hakkı ve Denetim Mekanizması
İşçi, SGK primlerinin eksik bildirildiğini öğrendiği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu’na doğrudan şikayette bulunabilir. SGK bu başvuru üzerine denetim elemanları aracılığıyla iş yerinde denetim yapar ve usulsüzlüğü tespit etmesi halinde işverene idari para cezası uygular. Bu şekilde işçinin bireysel girişimi kamu denetimiyle desteklenmiş olur.
6. İdari ve Cezai Sorumluluklar
SGK’ya eksik prim bildirimi yapmak, yalnızca bir hukuki ihlal olmayıp aynı zamanda idari ve cezai sorumluluk da doğurabilir. 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesi uyarınca, her ay işçi başına asgari ücretin iki katına kadar idari para cezası düzenlenebilir. Ayrıca, fiilin süreklilik arz etmesi halinde vergi kaçakçılığı veya resmi belgede sahtecilik suçları da gündeme gelebilir.
7. Sonuç ve Değerlendirme
SGK primlerinin asgari ücretten yatırılması, işçi haklarının sistematik ihlali anlamına gelir. Bu durum, işverenin mali yükte tasarruf sağlama girişimi olarak değerlendirilse de, uzun vadede çok daha ağır yaptırımları beraberinde getirir. İşçinin emeklilik planlamasından tazminat hesaplamasına kadar her aşamada zararına olan bu tablo karşısında, işçilerin yasal yollara başvurarak haklarını araması elzemdir. İşverenler açısından ise, şeffaf, hukuka uygun ve denetlenebilir çalışma ilişkileri kurmak, hem sorumluluklarını yerine getirmek hem de uzun vadeli ihtilafların önüne geçmek için gereklidir.
Diğer Paylaşımlar
Güncel paylaşımlarımıza bu alandan ulaşabilirsiniz

İşlenmeyen Tarım Arazilerinin Tarımsal Amaçlı Kiraya Verilmesi Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Bu makalede, işlenmeyen tarım arazilerinin tarımsal üretime kazandırılmasına yönelik düzenlemenin kapsamı ve yasal dayanakları açıklamak amaçlanmıştır. Ayrıca kiralama süreci, tarafların hak ve yükümlülükleri ile uygulamada dikkat edilmesi gereken hususların özetlenmesi hedeflenmiştir.
Daha Fazla

Avukatlık Tekeli
Avukatlık mesleği, sahip olduğu özel nitelikler ve yasal düzenlemelerle, hukuki güvenliğin teminatı olarak kabul edilmektedir. Bu yazıda, avukatlık tekelinin ne anlama geldiği, neden bu kadar önemli olduğu ve hukuki süreçlerde neden sadece avukatlara güvenilmesi gerektiği detaylı bir şekilde açıklanacaktır.
Daha Fazla

Miras Hukuku Rehberi 2025: En Çok Sorulan 10 Soru ve Cevabı
Bu rehber, 2025 yılı güncel Türk Medeni Kanunu (TMK) mevzuatına uygun olarak hazırlanmış olup, miras hukuku alanında en çok merak edilen 10 temel soruyu pratik ve anlaşılır bir dille yanıtlamayı amaçlamaktadır.
Daha Fazla

Ev Sahibinin Evi Satması Halinde Kiracının Durumu
Bu makale, ev sahibinin kiralanan taşınmazı satması durumunda kiracının hukuki durumunu kapsamlı bir şekilde incelemeyi amaçlamaktadır. Özellikle, bu durumun kira sözleşmesine etkisi, yeni malikin hak ve yükümlülükleri ile kiracının sahip olduğu yasal koruma mekanizmaları detaylı olarak ele alınacaktır.
Daha Fazla