Miras Hukuku Rehberi 2025: En Çok Sorulan 10 Soru ve Cevabı

Miras Hukuku Rehberi 2025: En Çok Sorulan 10 Soru ve Cevabı

Miras hukuku, bir kişinin vefatından sonra geride bıraktığı malvarlığının (terekenin) kimlere ve hangi oranlarda intikal edeceğini düzenleyen, hem hukuki hem de duygusal açıdan karmaşık bir alandır. Vefat sonrası yaşanan bu süreç, birçok soruyu ve belirsizliği beraberinde getirebilir.

Bu rehber, 2025 yılı güncel Türk Medeni Kanunu (TMK) mevzuatına uygun olarak hazırlanmış olup, miras hukuku alanında en çok merak edilen 10 temel soruyu pratik ve anlaşılır bir dille yanıtlamayı amaçlamaktadır. Amacımız, bu zorlu süreçte sizlere ışık tutmak ve haklarınızı daha iyi anlamanıza yardımcı olmaktır. Ancak unutulmamalıdır ki, her somut olay kendine özgü detaylar içerir ve hak kaybına uğramamak, süreci doğru yönetmek için alanında uzman bir miras hukuku avukatından profesyonel hukuki destek almak hayati önem taşır.


1. Anne-Baba Sağken Miras Paylaşımı Olur mu?

Türk Medeni Kanunu’na göre miras, ancak mirasbırakanın ölümüyle açılır (TMK m. 575). Dolayısıyla, anne veya baba hayattayken "miras paylaşımı" hukuken mümkün değildir. Mirasbırakan hayattayken, malvarlığı üzerinde dilediği gibi tasarruf etme hakkına sahiptir.

Ancak, mirasbırakan hayattayken gelecekteki mirasçılarla belirli düzenlemeler yapabilir. Örneğin, miras sözleşmesi ya da ölünceye kadar bakma sözleşmesi gibi özel düzenlemelerle, vefat sonrası malvarlığının nasıl dağıtılacağına dair önceden anlaşmalar yapılabilir. Bu tür sözleşmelerin geçerliliği için kanunda öngörülen şekil şartlarına uyulması zorunludur.

2. Torunların Miras Hakkı Var mı?

Evet, torunlar miras hakkına sahiptir. Ancak bu hak, Türk Medeni Kanunu'nda düzenlenen zümre sistemi gereği devreye girer. Mirasçılık sırası, mirasbırakanın altsoyundan (çocuklarından) başlar (TMK m. 495).

  • Eğer mirasbırakanın çocuğu (altsoyu) hayattaysa, öncelikli mirasçı odur ve torunlar doğrudan mirasçı olamaz.
  • Ancak, mirasbırakandan önce ölmüş olan bir çocuğun yerini, her derecede halefiyet yoluyla kendi altsoyu (yani torunlar) alır (TMK m. 495). Bu durumda torunlar, ölen babalarının veya annelerinin miras payını eşit olarak paylaşırlar.

3. Evlatlık Mirasçı Olabilir mi?

Evet, evlat edinilen kişi, evlat edinenin öz çocuğu gibi yasal mirasçısı olur (TMK m. 500). Evlatlığın miras hakkı, hem evlat edinen ailede hem de biyolojik ailesinde devam eder. Yani evlatlık, hem evlat edinen anne/babasından hem de biyolojik anne/babasından miras alabilir.

Ancak, evlat edinen, evlatlığın mirasçısı olmaz (TMK m. 500). Yani, evlatlık vefat ettiğinde, evlat edinen anne/baba evlatlığın mirasçısı olamazken, evlatlığın biyolojik anne/babası ve diğer yasal mirasçıları mirasçı olabilir.

4. Kardeşlerin Miras Payı Ne Kadar?

Kardeşler, mirasbırakanın ikinci zümre mirasçıları olan ana ve babasının altsoyu olarak mirasçı olurlar (TMK m. 496).

  • Eğer mirasbırakanın altsoyu (çocuğu, torunu) yoksa ve anne-babası hayattaysa, mirasın bir kısmı anne-babaya, bir kısmı da sağ kalan eşe kalır. Kardeşler bu durumda mirasçı olamaz.
  • Eğer mirasbırakanın altsoyu yok ve anne-babası da hayatta değilse, miras kardeşlere kalır. Kardeşler eşit pay alır.
  • Ancak, mirasbırakandan önce ölen bir kardeşin çocukları (yeğenler) varsa, o kardeşin miras payı altsoyu olan yeğenlerine geçer (TMK m. 496).

5. Sağ Kalan Eşin Miras Hakkı Nedir?

Sağ kalan eşin miras payı, Türk Medeni Kanunu'na göre, mirasbırakanın diğer hangi zümre mirasçılarıyla birlikte mirasçı olduğuna göre değişiklik gösterir (TMK m. 499):

  • Mirasbırakanın altsoyu (çocukları veya torunları) ile birlikte mirasçı olursa, mirasın dörtte biri (1/4) eşe kalır.
  • Mirasbırakanın ana ve baba zümresi (anne-babası veya kardeşleri) ile birlikte mirasçı olursa, mirasın yarısı (1/2) eşe kalır.
  • Mirasbırakanın büyük ana ve büyük babaları ve onların çocukları (amca, teyze, hala, dayı) ile birlikte mirasçı olursa, mirasın dörtte üçü (3/4) eşe kalır.
  • Eğer mirasbırakanın altsoyu, ana ve baba zümresi, büyük ana ve büyük baba zümresi ve onların altsoyu da yoksa, mirasın tamamı sağ kalan eşe kalır (TMK m. 499).

6. Vasiyetname ile Mirasçılar Dışlanabilir mi?

Mirasbırakan, geçerli bir vasiyetname ile malvarlığının bir kısmını veya tamamını istediği kişilere bırakabilir (TMK m. 531). Ancak bu tasarruf yetkisi sınırsız değildir. Türk Medeni Kanunu, belirli mirasçılar için "saklı pay" adı verilen asgari miras haklarını koruma altına almıştır.

Bu nedenle, saklı paylı mirasçılar (çocuklar, eş, anne-baba) vasiyetname ile tamamen mirasçılıktan dışlanamaz. Eğer vasiyetname ile yapılan tasarruflar, saklı paylı mirasçıların haklarını ihlal ediyorsa, saklı pay sahibi mirasçılar "tenkis davası" açarak bu ihlalin giderilmesini talep edebilirler (TMK m. 560).

7. Saklı Pay Nedir?

Saklı pay, kanunun, belirli mirasçılara tanıdığı ve mirasbırakanın tasarruf özgürlüğünün dışında kalan asgari miras hakkıdır (TMK m. 506). Bu pay, mirasbırakanın vasiyetname veya diğer ölüme bağlı tasarruflarla dahi ortadan kaldıramayacağı bir haktır.

Saklı pay oranları şöyledir (TMK m. 506):

  • Çocuklar (Altsoy) için: Yasal miras payının yarısı.
  • Anne-baba için: Yasal miras payının dörtte biri (1/4).
  • Sağ kalan eş için:
    • Mirasbırakanın altsoyu ile birlikte mirasçı ise yasal miras payının tamamı (yani 1/4'ün tamamı).
    • Mirasbırakanın ana ve baba zümresi ile birlikte mirasçı ise yasal miras payının yarısı (yani 1/2'nin yarısı = 1/4).
    • Mirasbırakanın büyük ana ve büyük babalar ile birlikte mirasçı ise yasal miras payının dörtte üçü (yani 3/4'ün dörtte üçü = 9/16).

Saklı payın ihlal edilmesi durumunda, saklı paylı mirasçılar tenkis davası açarak bu ihlali ortadan kaldırabilirler. Tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer (TMK m. 571).

8. Mirasın Reddi (Reddi Miras) Nasıl Yapılır?

Mirasçı, mirasbırakanın borçlarından sorumlu olmak istemiyorsa veya başka bir nedenle mirası kabul etmek istemiyorsa, mirası reddetme hakkına sahiptir (TMK m. 605). Bu işleme "reddi miras" denir.

Mirasın reddi için:

  • Mirasın açıldığını öğrendiği tarihten itibaren üç ay içinde (TMK m. 606).
  • Yetkili sulh hukuk mahkemesine yazılı veya sözlü beyanda bulunması gerekir (TMK m. 609).
  • Red beyanı kayıtsız ve şartsız olmalıdır (TMK m. 609).

Mirasın reddedilmesi durumunda, reddeden mirasçının miras payı, sanki o mirasçı mirasbırakandan önce ölmüş gibi, diğer mirasçılara geçer.

9. Borca Batık Miras Ne Olur?

Mirasbırakanın borçları, malvarlığından (aktiflerinden) fazlaysa, yani tereke borca batıksa, mirasçılar için özel durumlar ortaya çıkar. Mirasçılar, tereke borçlarından müteselsilen sorumludurlar (TMK m. 641). Ancak bu sorumluluk, mirasın reddedilmemesi halinde geçerlidir.

  • Eğer mirasın borca batık olduğu tespit edilirse, mirasçılar mirası reddedebilirler (TMK m. 605). Bu durumda mirasçılar, mirasbırakanın borçlarından kendi malvarlıklarıyla sorumlu olmazlar.
  • Mirasın reddedilmemesi halinde, miras resmen tasfiye edilir. Tereke borçları, miras paylaşımından önce ödenmeli veya güvence altına alınmalıdır (TMK m. 649). Eğer tereke borçları, aktifleri aşıyorsa, mirasçılar kişisel malvarlıklarıyla sorumlu olmamakla birlikte, tereke aktifleri borçları karşılamaya yetmediği için mirasçılara herhangi bir miras kalmaz.

10. Miras Paylaşımı Nasıl Yapılır?

Miras paylaşımı, mirasbırakanın vefatıyla açılan miras ortaklığının sona erdirilmesi ve tereke mallarının mirasçılar arasında bölüştürülmesi işlemidir. Paylaşım iki ana yolla yapılabilir:

  • 1. Mirasçılar Arasında Anlaşma (Taksim Sözleşmesi): Mirasçıların tamamı bir araya gelerek, mirasın paylaşımı konusunda kendi aralarında anlaşabilirler. Bu anlaşma, "paylaşma sözleşmesi" (taksim sözleşmesi) ile yazılı şekilde düzenlenir ve tüm mirasçılar tarafından imzalanır (TMK m. 676). Bu sözleşme ile mirasçılar, yasal miras paylarından farklı bir şekilde, tereke mallarını kendi aralarında bölüştürebilirler. Örneğin, bir taşınmazın tamamının bir mirasçıya devredilmesi karşılığında diğer mirasçılara nakit ödeme yapılması gibi düzenlemeler yapılabilir.
  • 2. Anlaşmazlık Durumunda Yargısal Süreçler (Ortaklığın Giderilmesi Davası): Mirasçılar arasında mirasın paylaşımı konusunda anlaşma sağlanamazsa, her bir mirasçı sulh hukuk mahkemesinde "ortaklığın giderilmesi" (izale-i şuyu) davası açma hakkına sahiptir (TMK m. 642). Bu dava sonucunda mahkeme, tereke mallarının:
     
    • Aynen Paylaştırılmasına: Tereke mallarının niteliği uygunsa (örneğin, imar planına göre bölünebilen bir arsa), mahkeme malların aynen bölünerek miras payları oranında mirasçılara tahsis edilmesine karar verebilir. Bölünen parçaların değerleri birbirine denk düşmezse, eksik değere para eklenerek denkleştirme sağlanır (TMK m. 699).
    • Satış Yoluyla Paylaştırılmasına: Tereke mallarının aynen bölünerek paylaştırılması mümkün değilse (örneğin, fiziki olarak bölünemeyen bir ev), mahkeme malların satılarak elde edilen bedelin mirasçılar arasında paylaştırılmasına karar verir. Satış, genellikle açık artırma yoluyla yapılır (TMK m. 651). Satış bedeli, öncelikle tereke borçlarının ödenmesinde kullanılır, kalan miktar ise miras payları oranında dağıtılır.

SONUÇ

Miras hukuku, bir yandan vefat eden kişinin son arzularını yerine getirmeyi, diğer yandan ise mirasçılar arasındaki hakkaniyeti ve eşitliği sağlamayı amaçlayan, detaylı ve hassas bir hukuk dalıdır. Mirasın açılması, mirasçılık belgesinin alınması, terekenin tespiti, borçların ödenmesi, yasal miras paylarının belirlenmesi, vasiyetnamenin yorumlanması, saklı payların korunması, denkleştirme yükümlülükleri ve vergi süreçleri gibi pek çok aşama, doğru ve eksiksiz bir şekilde yönetilmelidir.

Bu süreçte yapılacak hatalar, telafisi güç hak kayıplarına, aile içi anlaşmazlıklara ve uzun süren yargılamalara yol açabilir. Bu nedenle, miras sürecinde bir avukattan profesyonel hukuki destek almak, haklarınızın korunması, adil bir paylaşımın sağlanması ve sürecin hızlı ve sorunsuz ilerlemesi için kritik öneme sahiptir.

Diğer Paylaşımlar

Güncel paylaşımlarımıza bu alandan ulaşabilirsiniz

Ev Sahibinin Evi Satması Halinde Kiracının Durumu

Ev Sahibinin Evi Satması Halinde Kiracının Durumu

Bu makale, ev sahibinin kiralanan taşınmazı satması durumunda kiracının hukuki durumunu kapsamlı bir şekilde incelemeyi amaçlamaktadır. Özellikle, bu durumun kira sözleşmesine etkisi, yeni malikin hak ve yükümlülükleri ile kiracının sahip olduğu yasal koruma mekanizmaları detaylı olarak ele alınacaktır.

Daha Fazla

Hayasızca Hareketler Suçu

Hayasızca Hareketler Suçu

Bu makalenin amacı, Türk Ceza Kanunu'nun 225. maddesinde düzenlenen hayasızca hareketler suçunu, genel hatlarıyla bilgilendirme hedefiyle açıklamaktır.

Daha Fazla

Ceza Dosyalarında Sık Sorulan Sorular (2025 Rehberi)

Ceza Dosyalarında Sık Sorulan Sorular (2025 Rehberi)

Bu rehber, ceza dosyalarında en sık karşılaşılan sorulara 2025 yılı güncel mevzuatı ışığında pratik ve anlaşılır yanıtlar sunarak, haklarınızı ve süreçleri daha iyi anlamanıza yardımcı olmayı amaçlamaktadır.

Daha Fazla

Estetik Cerrahın Hukuki Sorumluluğu

Estetik Cerrahın Hukuki Sorumluluğu

Bu makalede, estetik cerrahların müdahalelerinden doğan hukuki sorumluluk, eser sözleşmesi niteliği, aydınlatılmış onam yükümlülüğü, tazminat talepleri ve görevli mahkemeler bağlamında incelenmektedir. Amaç, estetik operasyonlardan kaynaklanan uyuşmazlıklarda hem hastaların hem de hekimlerin hak ve yükümlülüklerini Türk hukuk sistemi çerçevesinde ortaya koymaktır.

Daha Fazla