
Kendi Ürettiği Elektriği Tüketen Kişilerden Vergi Alınabilir mi? Anayasa ve Vergi Hukuku Açısından Değerlendirme
Kendi ürettiği elektriği kendi tesisinde veya konutunda tüketen gerçek veya tüzel kişilerden vergi alınıp alınamayacağı, Türk vergi hukuku ve Anayasa hukuku açısından kritik bir tartışma konusudur. Bu durum, özellikle Vergilerin Kanuniliği İlkesi (Anayasa m. 73) ve Mülkiyet Hakkı (Anayasa m. 35) çerçevesinde değerlendirilmiştir.
Bu konudaki genel hukuki eğilim, kendi ürettiği ve satışa konu etmediği elektriği tüketen kişilerden, mevcut yasal düzenlemelerdeki matrah ve tahsil usulü belirsizliği nedeniyle, Elektrik ve Havagazı Tüketim Vergisi (EHTV) alınmasının hukuka aykırı olduğu yönündedir.
1. Kendi Üretilen Elektriğin Vergilendirilmesi: Mevzuatın Çatışması
Kendi ürettiği elektriği tüketen kişilerin vergilendirilmesi, esas olarak 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu'nda düzenlenen Elektrik ve Havagazı Tüketim Vergisi (EHTV) üzerinden tartışılmaktadır.
2464 sayılı Kanun, belediye sınırları içinde elektrik tüketenleri verginin mükellefi olarak belirlerken, verginin matrahını elektrik enerjisi satış bedeli olarak tanımlamaktadır (Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliği, ).
Temel hukuki sorun, bir mükellefin kendi tesisinde ürettiği elektriği tüketmesi durumunda, ortada bir satış bedeli veya satım ilişkisi bulunmamasıdır. Kanun, verginin tahsilini de elektriği tedarik eden kuruluşa (vergi sorumlusu) yüklemektedir. Kendi elektriğini üreten ve şebekeye vermeden tüketen bir kişi veya kuruluş için ne bir satış bedeli ne de bir vergi sorumlusu mevcuttur.
Bu durum, yargı kararlarında netleşmiştir:
- Kendi tüketim ihtiyacını karşılamaya yönelik olarak yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik enerjisi üreten lisanssız üreticiler, ihtiyaçlarının üzerinde ürettikleri elektriği sisteme vermeleri halinde YEK Destekleme Mekanizması (YEKDEM) kapsamında değerlendirilir (Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Kullanımına İlişkin Kanun, m. 6/A, ). Ancak, bu fazlanın satışından elde edilen gelir, EHTV değil, Gelir veya Kurumlar Vergisi mevzuatına göre değerlendirilir.
- Eğer üretilen elektrik, şebekeye verilmeden sadece kendi tüketimi için kullanılıyorsa, bu tüketim üzerinden EHTV alınması, Anayasal ilkelere aykırılık teşkil etmektedir.
2. Mülkiyet Hakkı İhlali ve Anayasa Mahkemesi Kararının Etkisi
Kendi ürettiği enerjinin vergilendirilmesinin mülkiyet hakkını ihlal edip etmediği hususu, doğrudan Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) emsal kararıyla açıklığa kavuşmuştur.
Anayasa Mahkemesi, 14/11/2018 tarihli ve 2015/4791 başvuru numaralı kararında, kendi ürettiği elektrik ve havagazını tüketen bir şirketten EHTV alınmasının mülkiyet hakkını ihlal ettiğine hükmetmiştir.
AYM'nin ihlal gerekçesi, vergilendirmenin Anayasa’nın 73. maddesindeki Vergilerin Kanuniliği İlkesi'ne aykırı olmasıdır. AYM, Kanun'un (2464 sayılı Kanun) verginin matrahını "satış bedeli" olarak belirlemesine rağmen, kendi üretimi söz konusu olduğunda matrahın belirlenmesine ve verginin tahsil usulüne ilişkin açık ve öngörülebilir bir düzenleme bulunmadığını tespit etmiştir.
Bu kararı esas alan Danıştay 9. Hukuk Dairesi'nin 11.03.2021 tarihli kararında da belirtildiği üzere (E. 2018/2236, K. 2021/1761, ), Anayasa Mahkemesi, kendi ürettiği elektriği tüketen mükellefler açısından vergi matrahının tespitinde kanuni bir açıklık bulunmamasının takdire dayalı uygulamalara izin verdiğini ve bunun Anayasa'nın 13, 35 ve 73. maddelerinde öngörülen kanunilik ilkesini ihlal ettiğini vurgulamıştır. Bu içtihat uyarınca, kendi imkanlarıyla ürettiği enerjiyi tüketen bir kişinin, vergi matrahı ve tahsil usulü kanunla açıkça düzenlenmemiş bir vergiye tabi tutulması, mülkiyet hakkına yapılan öngörülemez bir müdahale olarak kabul edilmelidir.
Danıştay, bu AYM kararını müteakip verdiği kararlarda, belediyelerin kendi ürettiği elektriği tüketenlerden EHTV tahakkuk ettirmesinin iptaline karar vermiştir.
Danıştay 9. Dairesi, 01.12.2022 tarihli kararında (E. 2022/738, K. 2022/6099, ), Vergi Mahkemesi'nin istisna gerekçesine katılmasa bile, verginin matrahının kanunda belirli ve öngörülebilir olmaması nedeniyle tahakkukun hukuka aykırı olduğu sonucuna varmıştır. Bu, vergi idaresinin, kendi üretimi olan elektriğin maliyet bedelini matrah kabul ederek vergi tahsil etme girişimlerinin, kanunilik ilkesi karşısında hukuken geçersiz sayıldığı anlamına gelmektedir.
Sonuç olarak, kendi ürettiği elektriği tüketen kişiden EHTV alınması, Anayasa Mahkemesi ve Danıştay içtihatlarına göre, verginin esaslı unsurlarının (matrah ve tahsil usulü) kanunla açıkça düzenlenmemesi nedeniyle Anayasa'nın 73. maddesindeki kanunilik ilkesini ihlal etmekte ve dolayısıyla Anayasa'nın 35. maddesiyle güvence altına alınan mülkiyet hakkına hukuka aykırı bir müdahale teşkil etmektedir.
3. Diğer Mali Yükümlülükler
Vergi niteliğinde olmasa da, lisanssız elektrik üretimi (öz tüketim) yapan kişilerin, tesis kurulumu ve işletilmesi aşamasında belirli mali yükümlülükleri bulunmaktadır:
- Bağlantı ve Sistem Kullanım Anlaşmaları: Üreticiler, ürettikleri enerjiyi şebekeye vermeseler dahi, sistemle bağlantı kurdukları için ilgili mevzuat çerçevesinde bağlantı ve sistem kullanım bedelleri ödemekle yükümlü olabilirler (Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği, ).
- Hazine Taşınmazı Kullanım Bedeli: Eğer üretim tesisi (özellikle GES'ler) Hazineye ait taşınmazlar üzerine kuruluyorsa, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından belirlenen irtifak hakkı veya kullanma izni bedeli ödenir. Ancak, bu kısımlar üzerinde yapılan lisanssız elektrik üretimi faaliyetinden Hazinece ayrıca hasılat payı alınmaz (Milli Emlak Genel Tebliği, ).
Bu mali yükümlülükler, Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği EHTV gibi vergi niteliğinde olmayıp, idari hizmet veya kamu malı kullanım karşılığı alınan harç veya bedel niteliğindedir ve yasal dayanakları mevcuttur.
Özet ve Sonuç
Kendi ürettiği elektriği (özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarından) kendi tüketimi için kullanan kişiden Elektrik ve Havagazı Tüketim Vergisi (EHTV) alınması, mevcut 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu'nun matrah ve tahsil usulü hükümlerindeki belirsizlik nedeniyle hukuka aykırıdır. Anayasa Mahkemesi'nin 2015/4791 sayılı kararı, bu tür bir vergilendirmenin Vergilerin Kanuniliği İlkesini ihlal ettiğini ve dolayısıyla mülkiyet hakkına yapılan müdahalenin kanuni dayanaktan yoksun olduğunu tespit etmiştir. Bu emsal karar, Danıştay tarafından da benimsenerek, benzer tahakkukların iptali yönünde kesinleşmiş içtihatlar oluşturulmuştur. Bu nedenle, kendi ürettiği elektriği sadece kendi tesisinde tüketen bir mükellefin bu tüketim üzerinden vergi ödeme yükümlülüğü bulunmamaktadır.
Diğer Paylaşımlar
Güncel paylaşımlarımıza bu alandan ulaşabilirsiniz

Biber Gazı Taşımak Suç Mudur?
Bu makale, biber gazı taşımanın yasal durumunu, satış kısıtlamalarını ve en önemlisi, kullanım amacına göre (saldırı, tehdit veya meşru savunma) doğuracağı hukuki sonuçları Yargıtay kararları ışığında detaylıca incelemeyi amaçlamaktadır.
Daha Fazla

KİRA SÖZLEŞMELERİNDE ŞEKİL SERBESTİSİ İLKESİ VE YAZILI SÖZLEŞMENİN İSPAT VE HUKUKİ GÜVENLİK AÇISINDAN ÖNEMİ
Bu makalenin temel amacı, kira sözleşmesinin hukuki geçerliliği için yazılı şeklin zorunlu olmamasına karşın, yazılı sözleşmenin taraflara sağladığı hukuki güvenlik ve ispat avantajlarını, özellikle Yargıtay içtihatları ışığında inceleyerek, hukuk uygulayıcıları ve öğrencileri için yol gösterici bir çerçeve sunmaktır.
Daha Fazla



