
Türk Medeni Kanunu'nda İddet Müddeti (Bekleme Süresi) Nedir, Nasıl Kaldırılır? (TMK m. 132)
1. Giriş
Aile hukuku, bireylerin evlilik birliği içindeki ve sonrasındaki hak ve yükümlülüklerini düzenleyen temel hukuk dalıdır. Türk Medeni Kanunu (TMK), evliliğin sona ermesi durumunda, özellikle kadının yeniden evlenmesi konusunda belirli bir bekleme süresi öngörmektedir. Hukuki terminolojide iddet müddeti olarak adlandırılan bu süre, TMK'nın 132. maddesinde düzenlenmiştir. Bu makale, iddet müddetinin hukuki niteliğini, amacını, süresini ve hangi şartlarda kaldırılabileceğini detaylı olarak incelemektedir.
2. İddet Müddetinin Tanımı ve Amacı
İddet müddeti (bekleme süresi), evliliğin boşanma, ölüm veya evliliğin iptali gibi nedenlerle sona ermesi durumunda, kadının yeniden evlenebilmesi için kanunen uymak zorunda olduğu süredir.
Bu hukuki düzenlemenin temel amacı, soybağı karışıklığını önlemektir. Türk Medeni Kanunu'nun 285. maddesinde düzenlenen "evlilik içinde doğan çocuğun babasının koca sayılması" karinesini korumak için getirilen bu süre, evliliğin sona ermesinden hemen sonra kadının yeniden evlenmesi ve kısa süre içinde doğum yapması halinde, doğacak çocuğun babasının kim olduğu (önceki eş mi yoksa yeni eş mi) konusunda tereddütler ortaya çıkmasını engeller. Türk Medeni Kanunu, çocuğun soybağının doğru ve kesin olarak tespit edilmesini sağlamak amacıyla bu 300 günlük süreyi zorunlu kılar.
3. İddet Müddetinin Süresi ve Başlangıcı
Türk Medeni Kanunu’nun 132. maddesi uyarınca, evlilik herhangi bir sebeple sona ermişse, kadın, evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün geçmedikçe yeniden evlenemez.
Bu sürenin başlangıcı, evliliği sona erdiren hukuki olayın gerçekleştiği tarihtir. Örneğin, boşanma durumunda süre, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Eşin ölümü halinde ise ölüm tarihinden itibaren hesaplanır.
4. İddet Müddetini Sona Erdiren Durumlar
İddet müddeti, 300 günlük sürenin dolmasıyla kendiliğinden sona erer. Ancak Kanun, belirli şartlar altında bu sürenin daha erken sona ermesine olanak tanımaktadır. Bu sona erme halleri iki ana başlıkta incelenir:
A. Doğum Yapma ile Kendiliğinden Sona Erme
TMK m. 132, fıkra 2 hükmü uyarınca, kadın, 300 günlük bekleme süresi içinde doğum yaparsa, iddet müddeti kendiliğinden sona erer.
Doğum yapılması, kadının önceki evlilikten hamile olup olmadığına dair belirsizliği ortadan kaldırdığı için, soybağı karışıklığı riski kalmaz ve kadının yeniden evlenmesi için herhangi bir engel kalmamış olur.
B. Mahkeme Kararıyla Kaldırılması
İddet müddeti, Kanun’un tanıdığı iki özel durumda, mahkemeye başvurularak yargı kararıyla kaldırılabilir (TMK m. 132, fıkra 3):
- Kadının Önceki Evliliğinden Gebe Olmadığının Anlaşılması: Kadın, evliliğin sona ermesiyle birlikte hamile olmadığını bir sağlık kurulu raporuyla ispat ederse, mahkemeden iddet müddetinin kaldırılmasını talep edebilir. Bu talep üzerine Aile Mahkemesi, kadının gebe olup olmadığını resmi bir sağlık kurulu raporuyla tespit ettirir. Raporun gebe olmadığı yönünde olması halinde, mahkeme bekleme süresini kaldırır.
- Evliliği Sona Eren Eşlerin Yeniden Birbiriyle Evlenmek İstemeleri: Boşanan veya evliliği iptal edilen eşlerin, iddet müddeti dolmadan yeniden birbiriyle evlenmek istemeleri durumunda da mahkeme, bu süreyi kaldırır. Bu durumda soybağı karışıklığı riski oluşmayacağı için, yeniden evlenmeye izin verilir
5. İddet Müddetinin Kaldırılması Davası: Süreç ve Gerekli Belgeler
300 günlük iddet müddetini beklemek istemeyen ve hamile olmayan kadınların başvuracağı hukuki yol, İddet Müddetinin Kaldırılması Davasıdır. Bu dava, teknik ve hızlı ilerleyen bir süreçtir.
Görevli ve Yetkili Mahkeme: Bu davalarda görevli mahkeme Aile Mahkemeleridir. Aile Mahkemesi bulunmayan yerlerde ise Asliye Hukuk Mahkemeleri, Aile Mahkemesi sıfatıyla bu davalara bakar. Yetkili mahkeme ise talepte bulunan kadının yerleşim yeri (ikametgâh) mahkemesidir.
Gerekli Başvuru Belgeleri: Dava sürecinin hızlı sonuçlanması için mahkemeye sunulması gereken temel belgeler şunlardır:
- Dava Dilekçesi (İddet müddetinin kaldırılması talebini içeren)
- Kimlik Belgesi ve Nüfus Kayıt Örneği
- Önceki Evliliğin Sona Erdiğini Gösteren Kesinleşmiş Mahkeme Kararı (Boşanma Kararı)
- Hamile Olmadığına Dair Sağlık Raporu
Mahkeme, sunulan sağlık raporunu esas alarak, kadının gebe olmadığına kanaat getirirse, iddet müddetinin kaldırılmasına karar verir ve bu karar kesinleştiğinde kadın yeniden evlenme hakkını kazanır.
6. İddet Müddetine Uymamanın Hukuki Sonucu
İddet müddetinin temel amacı soybağı karışıklığını önlemek olsa da, bu süreye uyulmadan yapılan evlenmenin hukuki yaptırımı, evliliğin tamamen geçersiz sayılması (mutlak butlan) sonucunu doğurmaz.
Türk Medeni Kanunu’nun 154. maddesi uyarınca, iddet müddetine uyulmadan yapılan evlenme, evlenmenin butlanını (geçersizliğini) gerektirmez. Bu tür bir evlilik, Kanun'da belirtilen diğer şartların varlığı halinde iptal edilebilir bir evlilik olarak değerlendirilebilir. Ancak uygulamada, bu durum genellikle evlenmenin yapıldığı sırada evlendirme memurunun gerekli kontrolü yapmaması veya kadının mahkeme kararı ile süreyi kaldırması yoluyla çözülmektedir.
7. Sonuç
İddet müddeti, Türk Medeni Kanunu’nda yer alan ve aile düzeni ile soybağı güvenliğini sağlamayı hedefleyen önemli bir hukuki koruma mekanizmasıdır. Süre kural olarak 300 gün olmakla birlikte, kadının doğum yapmasıyla kendiliğinden sona ermekte veya gebe olmadığının mahkeme kararıyla tespiti ya da eski eşlerin yeniden evlenme isteği ile mahkemece kaldırılabilmektedir.
Yeniden evlenme planları yapan bireylerin, özellikle boşanma kararının kesinleşme tarihini dikkate alarak bu hukuki süreci doğru yönetmeleri, olası soybağı karışıklıklarının ve hukuki sorunların önüne geçilmesi açısından büyük önem taşır. İddet müddetinin kaldırılması davası, hızlı sonuçlanan bir dava türü olmakla birlikte, doğru dilekçe ve eksiksiz belgelerle başvurulması sürecin kısalması için kritiktir. Bu nedenle, hukuki süreçlerin sağlıklı ve hızlı ilerlemesi adına bir avukattan profesyonel hukuki danışmanlık alınması tavsiye edilir.
Diğer Paylaşımlar
Güncel paylaşımlarımıza bu alandan ulaşabilirsiniz

Boşanma Davalarında Sık Sorulan Sorular
Bu makalede, boşanma davalarıyla ilgili en sık sorulan sorulara yanıtlar vererek, okuyucularımızı bu konuda bilgilendirmeyi ve yol göstermeyi amaçlıyoruz.
Daha Fazla

Memur Suçları Nelerdir?
Bu makalede, memur suçlarının genel özellikleri, TCK'da düzenlenen başlıca memur suçları, disiplin hukuku boyutu ve yargılama usulü gibi konular kapsamlı bir şekilde ele alınacaktır. Amacımız, hukuk öğrencileri, akademisyenler ve hukuk uygulayıcıları için memur suçları konusunda kapsamlı ve bilgilendirici bir kaynak sunmaktır.
Daha Fazla

Kumar Bağımlılığı: Türk Hukukunda Boşanma Sebebi Olarak Kapsamlı Bir İnceleme
Bu makale, kumar bağımlılığının boşanma sebebi olarak kabul edilmesinin hukuki dayanaklarını, Yargıtay'ın bu konudaki yaklaşımını, ispat yükünü ve davanın fer'i sonuçlarına etkilerini detaylı bir şekilde incelemeyi amaçlamaktadır.
Daha Fazla

İşyerinde Kamera ile İzleme: Hukuki Sınırlar, İşçi Hakları ve Yargı İçtihatları Işığında Stratejik Bir Bakış
Bu makale, işverenin kamera ile izleme faaliyetlerinin hukuki çerçevesini, Yargıtay ve Danıştay içtihatları ışığında belirlenen sınırlarını, işçilerin haklarını ve hukuka aykırı uygulamaların sonuçlarını stratejik bir bakış açısıyla ele almayı amaçlamaktadır.
Daha Fazla